Kilis ilinin tarihi ve kültürel mirasını gün yüzüne çıkaran Oylum Höyük, bu yıl da tüm heyecanıyla kazı çalışmalarına ev sahipliği yapıyor. 2023 yaz döneminin başından itibaren başlayan kazı faaliyetleri, sıcak hava koşullarına rağmen arkeologlar ve ekipleri tarafından kararlılıkla sürdürüldü. Oylum Höyük, tarihi değerleri ve keşfedilmeyi bekleyen zenginliği ile arkeologların dikkatini üzerine çekmeye devam ediyor.

Kazı Çalışmalarının Hedefleri ve Önemi

Oylum Höyük, dünyadaki pek çok medeniyetin izlerini taşıyan bir höyük olma özelliği taşıyor. Bu bölgede yapılan kazılar, hem yerel hem de uluslararası arkeoloji camiası için büyük bir önem arz ediyor. Kazıların ana hedeflerinden biri, bölgenin tarih öncesi dönemlerine ait kalıntıları ve yapıları ortaya çıkarmaktır. Çalışmalar sırasında, geçmiş medeniyetlerin yaşam tarzları, sosyal yapıları, ekonomik faaliyetleri ve inanç sistemleri hakkında değerli bilgiler elde edilmesi amaçlanmaktadır.

Özellikle Hititler ve diğer Anadolu uygarlıklarına dair kalıntılar, Oylum Höyük’te sıkça rastlanan buluntular arasında yer alıyor. Dolayısıyla, bu kazılar yalnızca Türkiye'nin değil, aynı zamanda dünya arkeolojisinin ortak mirasını meydana çıkarma açısından da büyük bir role sahip. Bunun yanında, kazı alanında elde edilen buluntular, yerel halkın kültürel bilincini artırmakta ve turizm potansiyelini geliştirmekte önemli bir etki yaratıyor.

Sıcak Hava Koşullarında Çalışma Disiplini

XIII. Dönem kazı alanı Başkanlığı görevini üstlenen bilim insanları, sıcak hava koşullarına rağmen çalışmaların sürekliliğini sağlamak adına özel önlemler alıyor. Kazı alanındaki çalışanlar, günün en sıcak saatlerinde ara vermekte ve sabah veya akşam saatlerinde kazı faaliyetlerini sürdürmektedir. Ayrıca, ekip, ısı etkisinden korunmak için yeterli içme suyu temin etmekte ve gölge alanlarda dinlenme süreleri oluşturmaktadır.

Kazı ekipleri, sadece fiziksel olarak değil, zihinsel olarak da bu sıcak havada etkili bir performans sergilemek için motivasyonlarını yüksek tutmaya çalışıyor. Çalışmalar sırasında her bir buluntunun, her bir taşın, geçmişten geleceğe bir köprü kurma noktasında önem taşıdığı bilinciyle hareket eden arkeologlar, birbirleriyle olan dayanışmalarını artırarak ekip ruhunu kuvvetlendiriyorlar.

Bölgedeki kazı çalışmalarını destekleyen yerel yönetimler ve üniversiteler, bu tarihi mirası koruma ve gelecek nesillere aktarma konusundaki kararlılıklarını ortaya koyarak kazı ekiplerinin yanında yer alıyor. Toplumun çeşitli kesimlerinden gelen destekler, kazı çalışmalarının sürdürülebilirliğini artırırken, aynı zamanda bölgenin tarih bilincinin de güçlenmesine katkıda bulunuyor.

Sonuç olarak, Kilis Oylum Höyük'teki kazı çalışmaları, yalnızca bölgenin değil, dünyanın tarihi ve kültürel mirası açısından son derece kıymetli bir süreci temsil ediyor. Sıcak havaya rağmen azimle sürdürülen bu çalışmalar, geçmişin kapılarını aralamaya ve gün yüzüne çıkarmaya devam ediyor. Zengin tarihi geçmişiyle Oylum Höyük, belki de henüz hiç bilinmeyen birçok keşfi bizlere sunmayı bekliyor. Arkeolojik buluntularla dolu bir sezonun sonunda, bu kazı çalışmalarıyla elde edilen verilerin hem akademik dünyaya hem de insanlığa büyük katkılar sağlaması bekleniyor.