Chikungunya virüsü, Aedes cinsi sivrisinekler aracılığıyla yayılan bir arbovirüs enfeksiyonudur. İlk kez 1950'lerde Tanzanya'da tanımlanmış olan bu virüs, zamanla dünya genelinde birçok bölgede yayılım göstermiştir. Özellikle tropikal ve subtropikal iklimlerde daha fazla görülmektedir. Chikungunya virüsü, enfekte kişilerde ciddi eklem ağrılarına yol açarak günlük yaşamı olumsuz etkileyebilir. Peki, bu virüs tam olarak nedir ve belirtileri nelerdir? Dünyada hangi ülkelerde görülmektedir? İşte detaylar...
Chikungunya virüsü, Flaviviridae ailesine ait bir virüstür ve Aedes aegypti ile Aedes albopictus gibi sivrisinekler tarafından taşınmaktadır. Virüs, genellikle 1-12 gün içinde enfekte olduktan sonra belirtiler göstermeye başlar. Her ne kadar hastalık genellikle ciddi bir tehdit oluşturmasa da, bazı kişilerde şiddetli semptomlar ve komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Bu virüsün ismi, Kiswahili dilinde "eğri durmak" anlamına gelir ve enfeksiyonun neden olduğu şiddetli eklem ağrısı ile ilgilidir.
Chikungunya enfeksiyonunun en yaygın belirtileri arasında yüksek ateş, baş ağrısı, kas ve eklem ağrıları yer almaktadır. Bu belirtiler genellikle hastalığın başlangıcında aniden ortaya çıkar. Özellikle eklem ağrıları, günlük aktiviteleri ciddi şekilde etkileyebilir ve bazı kişilerde aylarca sürebilir. Enfeksiyona yakalanan kişilerde şu belirtiler de görülebilir:
Kimi hastalar, yukarıda belirtilenlerin yanı sıra konjunktivit (gözün iltihaplanması) gibi daha az yaygın semptomlar da yaşayabilir. Enfeksiyonun ardından ortaya çıkan eklem ağrıları, özellikle yaşlı bireylerde daha uzun süre devam edebilir. Uzun dönemli komplikasyonlar, bazı hastalarda kronik eklem ağrısına dönüşebilmektedir.
Chikungunya virüsü, 2000’li yıllarda Asya, Afrika ve Amerika kıtalarında büyük bir salgın halinde yayılmaya başlamıştır. 2005-2006 yılları arasında, Hindistan ve çevresindeki bölgelerdeki vakalar hızla artış göstermiştir. Bugün, Afrika ve Asya'nın yanı sıra Güney Amerika, Karayipler ve bazı ABD eyaletlerinde de sıkça görülmektedir. Aşağıda, Chikungunya virüsünün sıkça görüldüğü bazı ülkeler sıralanmıştır:
Ayrıca, bu virüsün yayılması, iklim değişiklikleri, hızlı göç ve kentsel alanlardaki nüfus artışı gibi nedenlerden kaynaklanmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO), bu virüsle ilgili farkındalığı artırmaya yönelik çeşitli kampanyalar düzenlemekte ve özellikle sivrisineklerin üremesini önlemek için önlemler almaktadır.
Chikungunya virüsünden korunmanın en etkili yolu, sivrisinek ısırıklarından kaçınmaktır. Bunun için aşağıdaki korunma stratejileri önerilmektedir:
Son olarak, kamu sağlığı uzmanları, belirli bölgelerdeki Chikungunya vakalarının yoğunluğunu takip etmekte ve bu bölgelerde aşı çalışmaları gerçekleştirmektedir. Henüz Chikungunya virüsüne karşı spesifik bir aşı bulunmamakta; ancak virüse karşı geliştirilen yeni aşı adayları laboratuvar aşamasındadır.
Chikungunya virüsü, yüksek ateş ve şiddetli eklem ağrıları ile seyreden bir hastalığa yol açarak ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Bilgilenmek ve gerekli önlemleri almak, bu virüsün yayılımını engellemeye yardımcı olacaktır. Enfekte olma riskinizi azaltmak için yukarıda belirtilen korunma yöntemlerini uygulamak ve bilinçli davranmak önemlidir.