Yemen'de devam eden iç savaşın en kritik anlarından birine tanıklık ettik. ABD, Yemen'in stratejik olarak önemli bir yakıt limanını vurdu ve bu saldırı sonucunda 22 kişi hayatını kaybetti. Savaş ve insani krizin sürdüğü bu ülkede meydana gelen olay, sadece yerel halkı etkilemekle kalmayıp, uluslararası kamuoyunun da dikkatini bir kez daha Yemen'e çekti. Peki, bu saldırının arka planı ne? Yemen'deki insani durum ne kadar kritik? İşte detaylar.
Yemen'deki iç savaş, 2014 yılında Husi isyanı ile patlak vermişti. O günden bu yana, Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri, Yemen hükümetini desteklemek için bu ülkede çeşitli askeri operasyonlar gerçekleştirdiler. ABD, özellikle husilerin İran ile olan bağlantıları nedeniyle bu çatışmalara müdahil olmuştur. Amaç, terörizmi önlemek ve bölgedeki istikrarsızlık riskini minimize etmek. Ancak son saldırı, bu politikaların neden olduğu insani felaketi bir kez daha gözler önüne serdi. Yapılan hava saldırısının hedefi olan yakıt limanı, ülkenin hayati enerji ihtiyacını karşılayan en önemli noktalardan biriydi ve saldırı sonrasında, Yemen halkının günlük yaşamı daha da zor bir hale geldi.
Yemen, Birleşmiş Milletler'in en büyük insani kriz olarak tanımladığı ülkelerden biri. Savaş, açlık, yoksulluk ve hastalıklar, sivil halkı her geçen gün daha da zor bir duruma düşürüyor. 15 milyon insan için gıda yardımı ve tıbbi destek hayati önem taşıyor. Ancak bu tür saldırılar, yardımların ulaştırılmasını daha da zorlaştırıyor. Özellikle bu son saldırı sonrasında, ülkede yakıt ve enerji açığı kapatılması gereken alt yapı sorunlarını derinleştirerek, insanların sağlık hizmetlerine, temiz suya ve gıdaya ulaşmalarını neredeyse imkansız hale getiriyor. Saldırı sonrasında hayatını kaybedenlerin sayısının artmasından korkuluyor ve uluslararası yardım kuruluşları, bölgedeki durumu değerlendirmek için hızlıca harekete geçiyor.
Birleşmiş Milletler, Yemen'deki insani krizin boyutunu kabul ederken, uluslararası toplumun çatışmanın sona erdirilmesi ve insani yardımların ulaştırılması için acil bir çağrıda bulunuyor. Ancak barış sürecinin istikrara kavuşturulması için gereken adımlar, maalesef henüz atılmış değil.
Özetle, ABD'nin Yemen'deki yakıt limanına düzenlediği saldırı, hem yerel halk için büyük bir tehdit oluşturmakta hem de bölgedeki insani durumu daha da derinleştirmektedir. Yemen halkı, yıllardır süren savaş ve çatışmaların etkisi altında ezilirken, uluslararası toplumun bu karşılaşmayı nasıl yöneteceği büyük bir soru işareti. Sonuç olarak, Yemen’in geleceği için doğru adımlar atılmazsa, bu acı tablo daha da büyüyebilir.